Square Site Map
Yalnız Yiyen Yalnız Ölür
Biliyorum… Duyurduğumda sessiz kalanlar oldu. Tebrik etmeyenler, hatta arkamdan “Bu bize zarar verir” diye düşünenler… Ama hepimiz şunu anlamalıyız: Kripto sektörü, birbirimizin elinden alacağımız küçücük bir lokma değil. Kocaman bir sofra bu. Ve o sofrada herkesin yeri var.
Birlik olmadan, omuz omuza durmadan, kendi topluluğumuzu büyütmeden gerçek bir güç olamayız. Yalnız kendi çevremizi korumak uğruna potansiyel iş birliklerini yok sayarsak, fırsatları kendi elimizle toprağa gömeriz.
Yaptığım işin kalitesine güveniyorum. Ve biliyorum ki, bu kalite sadece bana değil, temas ettiği herkese değer katacak. Bugün şüpheyle bakanlar, yarın bu fırsatı kaçırdıklarını fark edecekler.
Bu yüzden buradan bir çağrı yapıyorum: Ön yargıları bir kenara bırakın. Birlikte büyüyelim. Çünkü biz ne kadar güçlenirsek, Türk kripto topluluğu o kadar yükselecek. Ve o gün geldiğinde, hepimiz aynı sofrada kazanacağız. “Kârı aldım, zarar döner belki...”
İşte bu cümle yüzünden bu piyasada mezar taşı yazacak kadar çok hesap silindi. Kazandıklarını koruyamayan, zararlarını kesemeyen herkesin sonu aynı:
Psikolojik yorgunluk + finansal çöküş.
Kâr ederken hızlı, zarardayken sabırlı olmak… Bu, strateji değil. Bu, duygusal çöküş modelidir. Ve çoğu trader bunun farkında bile değil.
📊Basit bir örnek:
• 10 işlem
• 7 tanesi +50$
• 3 tanesi -150$
Sonuç: -100$
Yani kazanıyor gibi görünüp aslında sürekli kaybediyorsun.
Parantezi açayım: Bu davranış, literatürde "negative expectancy" olarak geçer. Win rate’in yüksek olsa da, average loss > average gain olduğu sürece sistemin seni ileri değil, geriye taşır. İşte bu yüzden, kârı erken almak ve zararı geciktirmek, en yavaş intiharlardan biridir.
Kârlı sistemler illa yüksek kazanma oranına sahip olmak zorunda değildir.
Ama şunu yaparlar:
• Zarar büyümeden kapatılır
• Kâr potansiyeline alan tanınır
• Ortalama kazanç ile ortalama kayıp dengesi korunur
Bu yüzden mesele, kaç kez kazandığın değil; kazandığında ne kadar kazandığın, kaybettiğinde ne kadar verdiğindir.
Son olarak, şu cümleyi unutma:
Kârı sınırlamak, zararı serbest bırakmak, bu piyasada yavaş ölmektir. Ve yavaş ölenler hep “aslında iyi gidiyordum” diye veda eder.